,İster misiniz bugün biraz nostalji yapalım...
Aynı yaştayız...
Hatta ben 1-2 ay büyüğüm galiba...
Ben Mart, o Haziran doğumlu...
Yıl 1965...
Derler ki;
Eğer 1965-1972 yıllarında futbol piyasası bugünkü paralarla dönüyor olsaydı, öyle bir kadro kurmak imkansız olurdu...
İstanbul takımları dahil,
Hiçbir kulüp öyle bir kadroya sahip olabilecek bütçeyi bulamazdı...
Oysa ben, kendim bizzat;
Vahap Özbayer'i, Süreyya Özkefe'yi tramvayda defalarca görmüşlüğüm vardır...
Bir yerlere gidip gelirken hala toplu taşımayı kullanıyorlar...
Burak Yılmaz'ı ya da Arda Turan'ı metroda ya da halk otobüsünde görebilir misiniz?
İsmail Arca;
Defalarca milli olmuş, milli takım kaptanlığı yapmış efsane isim...
Şehrin sokaklarında hala büyük bir alçakgönüllülükle yürür...
O günün koşulları içinde ya bir ya bir buçuk daire fiyatına oynardı en yeteneklisi bile.
***
Atatürk Stadında gittiğim ilk maçı hatırlıyorum...
Zonguldakspor'la oynuyordu Eskişehirspor...
Ender Konca'nın uzaktan attığı golle 1-0 yenmişti...
sonrasında ne Fenerbahçe, ne Galatasaray ne Beşiktaş maçları izledik...
Yeniden birinci lige çıktığımız sezonda, Kadri Aytaç'lı Karşıyaka'yı Zafer'in penaltı gölüyle yendiğimiz maç...
Eski Ali Sami Yen'de Eyüpspor'la yaptığımız son maç...
0-0 berabere kalıp direkt birinci lige çıkmıştık...
Bütün gün yağmur yağmıştı, maç boyunca da...
Ama kimsenin umurunda değildi, ne futbolcuların ne taraftarın...
Derval'li, Simoviç'li, Uğur'lu, Erdal Keser'li Galatasaray...
Türkiye'de transferde ilk kez 'milyar' barajı geçilmiş...
kibirle ve edayla geldikleri Eskişehir'den 3-0 yenik ayrıldılar...
Fenerbahçe'yi evire çevire 4-0 yendiğimiz maçlar...
Önceki yılları hatırlamıyorum ama nedense Trabzonspor ile Beşiktaş'a şansımız bir türlü tutmuyordu...
3'üncü lige kadar düştük...
Tekrar tırnaklarımızla kaza kaza 1. lige...
Aynı sezonda yeniden 2'nci lig...
Aslına bakarsanız,
Takımın son 30 yılına baktığımda, hangi yıl düştük, hangi yıl çıktık artık karıştırıyorum birbirine...
***
Kocaelispor, Sakaryaspor, Orduspor, Samsunspor...
3-4 yıl öncesine kadar Süper Ligde oynayan Mersin...
Onlarla aynı kaderi paylaşıyoruz...
Oysa bunlar şehir takımları...
Kocaelispor 2. ligde 25 bin kişiye oynuyor...
Keza Sakaryaspor da...
Bu sene de hayal kırıklığına uğradılar...
Play-off maçlarından elendiler...
***
222Haber sitesindeki habere göre,
Eskişehirspor'da forma giyen oyuncular Mehmet Feyzi Yıldırım, Ekrem Kılıçarslan, Hasan Ulaş Uygur ve Alperen Kocabaş'ın menajeri ilk kez konuşmuş.
Tan Kesler isimli menajer demiş ki;
'Futbolcularım Eskişehirspor'daki misyonlarını tamamladılar...'
Arkadaşın futbolcularına (ayrıca futbolcu eşya, menajer de onların sahibi değildir) Süper Lig'den, TFF 1. Lig'den teklifler varmış...
Hani bir film vardı, 'Babam ve Oğlum'
Ne diyordu baba;
'Gideceğim diyenin karşısında durulmaz...'
Eskişehirspor'da misyonlarını doldurduklarını söyleyen bu arkadaşların otobüs biletlerini alıp hemen gönderilmeleri gerekiyor...
Hem de bizzat yönetim tarafından...
Fethi, İsmail, Nihat, Ender, Kamuran, Mümin, Taşkın, Abdurrahman, Şevki, Burhan Tözer, Burhan İpek, Ayhan, Faik, İlhan, Halil, Necdet, Muzaffer, Hakkı, Nuri, Hüdai Doğu, Yenal, Bilal, Ömer Kaner...
Daha kimler kimler...
Bugünkü genç arkadaşlara kalmaları için ricacı olmak,
İlk başka,
yukarıda isimlerini saydığım (unuttuklarım lütfen affetsinler) isimlere saygısızlık olacaktır...
Bilmiyorum, belki de onlar da haklıdır...
Çünkü önlerinde Dorukhan gibi bir örnek var...
İçlerinden bir kaç tane Dorukhan çıksa fena mı olur, olmaz elbette...
Yine de takımı, bu haldeyken terk edip gitmeleri,
Bana bazı özdeyişleri anımsatıyor ama burada yazmayacağım...
Efsane isimlerden bir kaçından, o dönemdeki transfer görüşmelerini-pazarlıklarını dinlesek, acaba nasıldı?
Mesela İsmail Arca, Fethi Heper, Kamuran Yavuz, Ender konca, Nihat Atacan...
Transfer görüşmelerini nasıl yaparlardı?
Neler konuşulur, neler alınıp neler verilirdi?
***
Eskişehirspor,
Tüm ülke tarafından kabul ediliyor ki,
Türk futbolunun efsanesi...
Devletler yıkılır, generaller ölür, savaş kaybedilir belki,
Ama 'efsaneler asla yok olmaz, asla unutulmaz...'
Onları efsane yapan da zaten unutulmamalarıdır...
Artık önümüze bakacağız, geçmiş geçmişte kaldı...
Değiştirebilmek mümkün değil...
Uzunca bir süre daha,
Efsanelere sarılıp uyuyacağız...