7 Haziran seçim sonuçlarını, Eskişehir açısından değerlendirmenin daha derin ve daha dipli köşeli safhaları olacak…

Yerel siyaset açısından ve CHP Eskişehir örgütü içinde yaşanacak olası gelişmeler durumunda üzerinde daha çokça konuşacağımız bir konu…

Ancak diğer taraftan baktığımızda da, ülkenin içinde olduğu yeni bir siyasal tablo var…

Yerel basın ve yerel gazeteciler olarak, 'bu bizim üzerimize vazife değil' diyerek geri planda durmak, galiba biraz kolaycılık olacak…

Listeyi kim yaptı kim yapmadı ya da listede kim hangi sırada, kime haksızlık yapıldı, kim geri plana itildi gibi, gelinen noktayı ileri değil, gereksiz enerji kaybıyla geri götürecek tartışmalara girmeden, Eskişehir kamuoyunun da bu konuda fikri olduğunu, söyleyecek şeyleri olduğunu düşünerek hareket etmek gerekiyor…

En azından, Eskişehir'deki CHP seçmeninin bu konudaki görüşlerine tercüman olabilmek için…

'İKTİDAR OLMAK' ÇOK TILSIMLI BİR CÜMLE…

Türkiye'de iktidar ya da iktidar ortağı olmak, insanlarımız için hala gereğinden çok fazla şey ifade ediyor…

Aş, iş, gelecek…

Öğretmenin tayini, müdürün ataması, makamda yükselmek, makamda aşağı düşmek, yapılanların hesabını sormak…

Türkiye'deki siyaset hala bunların peşinde…

Öyle olunca da, iktidar olmak 'her şeyi çözmenin yoluymuş gibi' tılsımlı bir hale geliyor…

Bu da bazı kesimleri 'ne pahasına olursa olsun iktidarda olmamız gerek' gibi bir noktaya getiriyor…

AKP,

İçinde kendisinin olamayacağı bir hükümet modelinin başına ne işler açacağının farkında…

Öyle olunca, 13 yıldır iktidarın nimetlerinden adaletsizce faydalananların paçaları tutuştu…

Ellerindekini kaybedecek olmalarının korkusu, hesap sorulacak olmasının dehşetiyle birleşince, kendileri adına bir felaket yaşayacaklarından endişe ediyorlar…

Ve topyekûn;

'AKP'siz bir koalisyonun mümkün olmadığını' pompalayıp, 'biz yoksak gerisi tufan' diyerek, erken seçim öcüsünü koyuyorlar toplumun önüne…

Bu senaryoların sonucunda da;

'CHP-AKP Koalisyonu' kimi kesimler tarafından zorlanıyor…

'BERKİN'İN ANNESİNE NE DERİZ?'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçim sonuçlarının belli olmasından bugüne sürekli, içinde AKP'nin olmadığı bir koalisyon ya da azınlık hükümetinden söz ediyor…

Ancak, bizim ayrıntılarını çok da iyi bilemeyeceğimiz şekilde AKP ile koalisyon yapılması konusunda büyük bir baskı görüyor…

CHP-MHP-HDP koalisyonunun, neredeyse imkansıza yakın zorluğu, toplumun önemli bir kesiminin de (yaratacağı sonuçları değerlendirmeden) böylesi bir koalisyondan yanaymış gibi bir refleks göstermesi sonucunu yaratıyor…

CHP Genel Merkezi'nden sızan bilgi ve yorumlardan biri de şu;

AKP ile koalisyon konusunda ısrarcı olan bazı kurmaylarına Kılıçdaroğlu şu soruyu yöneltiyor;

'AKP ile koalisyon kurarsak, Berkin Elvan'ın annesine ne deriz?'

15 yaşındaki Berkin'i terörist ilan edip, annesini miting meydanlarında yuhalatan zihniyetle ortaklık kurmak…

Türkiye için, gelecek için, huzur ve barış için yutkunmak belki bir noktaya kadar da…

Koyun postuna bürünmüş kurdu görmemek kadar kör olmak…

Yok be arkadaş!

O kadar da değil…