Sevgili okurlar; geçtiğimiz günlerde ilgi alanım olduğu için imamlarla ilgili basında yer alan iki haber dikkatimi çekti.
Avrupa'da bir imam oy hırsızlığı yaparken yakalanmış. Hatta bu imam en güvenilir kişi olduğu için kendisini genel seçimlerde sandık başkanı seçmişler ve sandığın başına oturtmuşlar. Ancak bu imam tam tersini yaparak önce bir sandıkta oy kullanmış ve telefon ile resmini çektirmiş. Buraya kadar bir şey yok. Ama aynı imam bir başka sandıkta oy kullanırken yakalanmış. Tabii ki Diyanet İşleri Başkanlığı ve devlet bu imam hakkında ne gibi bir işlem yaptı bilemiyorum. Bundan sonra takip edip sonucunu sizinle paylaşırım.
İkinci olayda ise, yıllardır yakından tanıdığım bir imam paralelci çıkmış ve memuriyetten men cezası almış.
Bütün bunların yanında Türkiye'nin bir çok yerinde imamlarla ilgili bir çok olaya, yaygın basında rastlamak mümkün. Bir de geçtiğimiz günlerde yine ulusal bir tv kanalında en güvenilir ve gözde meslekler sıralaması ile ilgili yapılan haberde ilk sırada Tıp doktorları yer almış. İmamlar ise listenin 28. sırasında yer almış. Ben de yıllar evvel Diyanet İşleri Başkanlığı'nda ilk memuriyetim imamlık olduğu için ilgilenip araştırma yapan bu şirketten araştırmanın sonuçlarını istedim. Ve sonuçlarına gerçekten de üzüldüm. Çünkü bundan birkaç yıl evvel yapılan gözde ve güvenilir meslekler arasında imamlık mesleği ilk 5'in içindeydi. Ne olmuştu da kısa zamanda 5'ncilikten ta 28'nciliğe gerilemişti. Bir defa İslamın ilk imamı Peygamber efendimiz Hz. Muhammed AS'dir ve ondan sonra gelen tüm imamlar onun vekili sayılır, ona vekaleten imamlık yaparlar. O peygamber ki hayatı boyu en ufak bir haksız ve yalan hareketi görülmemiş, ona sadece Müslümanlar değil düşmanları bile (emin) güvenilir ismini takmışlar. Oy hırsızlığı yapan bir imamın arkasında cemaat nasıl namaz kılar. O imam hangi partiye oy kullanmıştır? Onu ancak kendi ve bir de Yüce Yaradan bilir. Ama o imam cemaate dönüp imamlık yapabilir mi? Herkesin bir kanaati ve partisi vardır ama bunu özellikle topluma mal olmuş insanların ve mesleklerin yapması hiç de doğru bir hareket değildir. Bir sandığı cami imamına emanet ettirmeyeceksek kime güvenelim? Orada çalışan her hangi bir kişiyi alıp sandığın başına oturtamazsın ama Allah'ını, dinini, kitabını ve Allah'ın emanetini en iyi bilen kişi olarak (ki öyle olması lazım) din adına daha dikkatli ve ince düşünmesi lazım. Tabii bir de bir kişinin yaptığın o mesleği yapan herkese mal etmek doğru değil. Yine biz din adamlarına ve özellikle imamlara güvenmeye mani olmayalım ve devam edelim. İnşallah halkımızın güvenini kaybetmezler.
