Salgın süreci, toplumun her kesimini olumsuz etkilediği gibi eğitimde fırsat eşitsizliğinin en çok hissedildiği ve daha da görünür hale geldiği bir dönem oldu.
Milyonlarca öğrenci geçen yıl Mart ayından bu yana doğru düzgün okul yüzü görmedi. Ortaokul 8.sınıf öğrencileri için sıkıntı çok daha büyük.
2021 Liselere Geçiş Sistemi (LGS) Merkezi Sınavı 6 Haziran 2021 Pazar günü yapılacak. Bu sınava 1 milyon 250 bin civarında 8. sınıf öğrencisinin başvurması bekleniyor.
ADALETSİZ VE ÖRTÜK HEDEFLİ!..
2014 yılından itibaren uygulanan TEOG sistemi, bir gece ansızın, 'artık sınav yok' müjdesi (!) ile kaldırıldı. Sınavın kalkacağı,'Mahalli Yerleştirme Sistemi' ile herkesin evine en yakın istediği okula gidebileceği iddiası ile 'havalandırılan' öğrenciler önce okulların nitelikli ve niteliksiz olarak ikiye ayrılması ile şaşırdılar. Daha sonra 'nitelikli(!) okullara' ancak merkezi sınav ile girilebileceği açıklandı. En sonunda mahalli yerleştirmelere zorunlu okul tercih dayatmaları da eklenince; dünyanın en adaletsiz yerleştirme sistemi ortaya çıktı.
MÜFREDATIN TAMAMINDAN SORUMLULAR!..
Eğitimin tüm çocuklar için 'kapsayıcı, eşit ve nitelikli' olması koşuluna karşın; milyonlarca öğrencinin eğitime erişimde karşılaştığı sorunların üzerine, kırılgan nüfusun sosyoekonomik sıkıntıları da eklenince; tüm öğrenme süreçleri zafiyete uğradı ve ciddi öğrenme kayıpları yaşanmaya başladı. Mevcut durumu 'nükte ve şirinlikler (!)' yaparak yürüten MEB ise, sınavlar ve not değerlendirmelerindeki değişken ve çelişkili uygulamalarını sürdürüyor.
Geçen yıl ikinci dönemi uzaktan eğitimle geçiren öğrenciler, 2020 LGS'de sadece ilk dönem konularından sorumlu tutulmuşlardı. Bu yıl da merkezi sınavda müfredatın daraltılması bekleniyordu. Bu haklı beklenti ne yazık ki gerçekleşmedi.
MEB, 2021 Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamındaki merkezi sınavda, öğrencilerin 'tüm müfredattan' sorumlu tutulacağını açıkladı.
Salgın koşullarının daha da olumsuz boyutlara ulaştığı bu öğretim yılında; sınırlı olanaklarla yapılan uzaktan eğitimde; bilgisayarı, interneti ve hatta televizyonu olmadığı için derslere katılamayanları yok sayarak, öğrencileri tüm örgün eğitim müfredatından sorumlu tutmak; MEB'in yanlış ve 'alelacele' kararlarına bir yenisini daha eklemiştir.
SINAV ERTELENMELİDİR!..
Örgün eğitimde 18 milyon 241 bin 881 öğrencinin olduğu Türkiye'de, 4 milyon 247 bin öğrencinin EBA'yı aktif kullanamadığı açıklandı.
Bu dönemde özel okullar kendi kurdukları sistemlerle müfredat aktarımını çoktan bitirdiler ve günlerdir deneme sınavları, takviye dersleri yapıyorlar.
Dershaneler ve özel dersler yeniden okulların önüne geçmeye başladı.
Salgın, eğitim sistemine şimdi de 'on line özel ders' sektörünü kazandırdı(!)
Çok acı ama; LGS artık, özel ders alabilme veya özel okullara gidebilme olanağı olan öğrencilerin yapabileceği bir sınava dönüşmeye başladı.
'MEN NE SÖYLEREM TAMBURAM NE ÇALAR!'
Dünya Sağlık Örgütü, salgın kısıtlamalarının azaltılması için, en az 14 gün süre ile yeni olgu sayısının ve can kayıplarının düzenli şekilde azalmasının dikkate alınması gerektiğini sürekli vurguluyor.
Ülkemizde salgın boyutlarında henüz çok olumlu bir seyir gözlenmiyor. Buna rağmen 20 gün sonra yapılacak LGS 'de, öğrenciler, veliler ve sınav görevlileri ile birlikte milyonlarca kişi sokaklara çıkacak ve çoğunlukla da toplu taşıma araçlarını kullanacak. Sınav süresince bulaşın artma riski çok yüksek olacağı gibi; sınavda uzun süre maske kullanımı öğrencilerin performansını olumsuz etkileyecek, kaygılarını daha da artıracak.
Kısıtlamaların kaldırılması ile salgında gelişebilecek yeni bir hızlanma olasılığı varken; 6 Haziran'da yapılması planlanan bu sınavın tarihi; öğretmen aşılanmalarının tamamlanması, yüzü yüze etkin bir telafi programının uygulanması ve sınav müfredatının daraltılmasıyla birlikte, mümkün olabilecek en geç tarihe kadar ertelenmelidir.