Cumhuriyet tarihimizin en adaletsiz ve en güvensizbir seçim ortamında, iktidarın pompaladığı 'yalan rüzgarlarıyla' karartılanseçimler sonuçlandı...Sonuçta 'Oyları kapanlar, yine Üsküdar'ı geçtiler...'
Hani şu dünya tarihinde'Yıkıcı büyüklükte kayıplar pahasına kazanılan Pirüs Zaferi' gibi...Ya da tarihteki bir başka olguya benzer biçimde, Roma İmparatorluğunun yıkımına neden olan 'Kavimler Göçü' istilasına açık duruma düşürüldü ülkemiz...
Toplumca yaşadığımız bu utanç verici seçim sürecinin başladığı Ekim ayından bu yana, KESİT köşemizdeki onlarca yazıda gelişmelerle ilgili görüşlerimi sizlerle paylaştık. Özellikle son iki yazımda 'Bu Daha Başlangıç..!' başlığı altında gelmekte olan tehlikeyi irdelemeye çalıştık...
KESİT köşemizde bundan sonra da toplumsal yaşamımızla ilgili olarak 'Bilimin rehberliğinden, demokrasinin güvenilirliğinden ve sanatın güzelliğinden beslenen görüş ve önerilerimizi' sizlerle paylaşmayı sürdüreceğiz. Hem de azim ve kararlılığımız daha da güçlenmiş olarak...

SEÇİM SONUÇLARINDAN KESİTLER

Aylardır içinde boğulduğumuz sayısal verilerin ayrıntılarından süzdüğüm birkaç özlü sonucu sizlere sunmak istiyorum:
  • Türkiye, 'demokratik değişim' konusunda dünyaya örnek olma fırsatını kaçırdı... Dahası, ülkemizin dünya ölçütlerinde 'Otoriter rekabetçi ülke...' diye tanımlanan yeri güçlendi(!)...
  • Millet İttifakı'nın somut belgelerle sunduğu önermeleri ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun dürüst ve özverili kişiliğini, halkımızın yarısından az fazlası umursamadı...
  • Türkiye yönetim sistemi iyice sağa (otoriter gericiliğe) yattı...Tek Adamımız iyice havalandı... TBMM'de çok tehlikeli bir 'gerici faşist blok' oluştu...
  • Türkiye, Eskişehir kadar olamadı... (Eskişehir'de Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 57,3 oy aldı. CHP ise yüzde 34,4 oyla birinci parti oldu.)
Eskişehir'deki bu sonuçların temelinde, aslında çok renkli ve çok sesli bir mozaiğe benzeyen 'Eskişehir halkının kültürel yapısındaki farklılık zenginliğininCumhuriyet değerlerimizle kaynaşması' gerçeği yatmaktadır...
  • Eskişehir, Mihalıççık Kayı Köyü (bizim köy)kadar olamadı... (Kayı'da CHP yüzde 52,6oy aldı.Kemal Kılıçdaroğluise birinci turda yüzde 74,ikinci turda yüzde 78 oranında oy aldı.)
İlgili tarihsel kaynaklar Hitit, Frig, Roma/ Bizans dönemlerinden beri Kayı Köyü yerleşim alanının önemli bir merkez olduğunu göstermektedir.
Türklerin Anadolu'ya gelişlerinden sonra 'Kayı' adını alan bu yer, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde uygulanan 'ikta/ dirlik sistemi' doğrultusunda, çevresindeki birçok mezrayı içine alan 'önemli bir dirlik merkezi' olmasının yanı sıra 'Türkmen kültürünün de önemli bir merkeziydi.'
Önceki dönemlerde de kozmopolit (çoklu) bir kültürel özellik gösteren Kayı'nın esas kültürel kimliği, Türkiye'nin Kurtuluş ve Kuruluş süreçlerinin yoğun olarak yaşananCumhuriyet Değerleriyle oluşmuştur. Cumhuriyetimizin tüm ilerici atılımlarının ilk uygulamalarının merkezi olan Kayı, aynı zamanda bu dönemde Doğu'dan gönderilen ve Balkanlar'dan gelen göçmenlere de yurt olmuştur...

Sözün özü, tıpkı Eskişehir'de olduğu gibi Kayı'da da insanlarımızı bir arada tutan ortak değer 'Cumhuriyet Değerlerimizdir.'
Eşimle birlikte doğup büyüdüğümüz ve 1971- 1981 yılları arasında öğretmenlik yaptığımız Kayı'nınCumhuriyet Köyü olmasının canlı tanıklarıyız. 1981'den beri kent merkezinde yaşamakta olduğumuz Eskişehir'in Türkiye'ye ve dünyaya örnek olmasındanda gurur duyuyoruz.

SEÇİMLERDE CUMHURİYET DEĞERLERİMİZ YIPRATLDI

Seçim sürecinde Türkiye'nin üzerine çöktürülen 'Etnik ve dinsel/ mezhepsel kimlik siyaseti', ne yazık ki Cumhuriyet Değerlerimizi gölgede bıraktı…
Aslında başlı başına bir öğreti alanı olan Cumhuriyet Değerlerimiz şöyle tanımlanabilir: 'Demokratik Türkiye'nin Kurtuluş ve Kuruluş dönemlerinde oluşturulan kurallar ve kurumlar…'
Mevcut Anayasamızın 2. maddesinde (bile) 'Cumhuriyetin Nitelikleri' başlığı altında yer alan 'demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti…' değerleridir.
Bir başka anlatımla'Cumhuriyet değerlerimiz; ülkemizde gerek demokrasinin gerekse demokratik ulus devletin çimentosudur...'
Ne yazık ki 'Cumhuriyet değerlerimiz', yaşadığımız seçim sürecinde çok ağır bir biçimde örselenmiştir. Örneğin:
  • Seçim süreci boyunca 'RTE'ye Bağlı Cumhur İttifakı Bileşenleri', Cumhuriyet değerlerimizi yerden yere vurdular; hem de çok çirkin söylemlerle ve yalanlarla…
  • 'Millet İttifakı' uzlaşmaları ise ne yazık ki adeta 'laiklikten verilen tavizlerle...' ve 'etnik milliyetçilik abartılarıyla...' sağlanabildi, 'demokrasi ittifakına dönüşemedi.'
  • Tarihsel geçmişi Cumhuriyet ile özdeşleşen CHP, Cumhuriyet değerlerimize gereğince sahip çıkamadı…CHP'nin 6 Ok'unda yer alan diğer beş ilkesi ne yazık ki 'Milliyetçilik' ilkesinin gölgesinde kaldı... Özetle, CHP'nin sosyal demokrat kimliği zayıfladı...
  • 'Emek ve Özgürlük İttifakı' üzerine çöken 'etnik kimlik siyaseti', ne yazık ki Cumhuriyet değerlerimizi gölgede bıraktı, bırakıyor…
  • 'Sosyalist Güç Birliği' adı altında bir araya gelen sol siyasal gruplarımız da kendi içlerinde 'Birlik' ve 'Kitlesellik' sorunlarını aşamadıkları için, Cumhuriyet değerlerimizi bir türlü gündemlerine alamıyorlar…
Özcesi, Cumhuriyet değerlerimizin ülkemizde gerek demokrasinin gerekse demokratik ulus devletin 'çimentosu' olduğu gerçeğini öncelikli olarak yaşama geçirmek görevi, seçimler sonrasında da bizleri bekliyor…
*Toplumumuzu kuşatan karanlığa karşı aydınlıktan,
* Savaşa karşı barıştan,
* Dinci gericiliğe karşı laiklikten,
* Faşizme karşı özgürlüklerden,
* Irkçılığa karşı eşitlikten,
* Linç kültürüne karşı bir arada çağdaş yaşamdan,
* Rant ve sömürüye karşı emekten,
* Yağma düzenine karşı kamusallıktan,
* Emperyalizme karşı bağımsızlıktan yana bir Türkiyeiçin...
Sağlıkla, sevgiyle, dostlukla, birlikte...