Geçen hafta sonu yapılan CHP İl Kongresi çok yazıldı ama yazılamayan izler ve gizler daha uzun süre konuşulacağa benziyor.

İktidara yürüyen ve 5 milletvekilliğini hedefleyen CHP’yi, kongreden sonra milletvekili ve belediye başkanı adaylıkları sürecinde çok çekişmeli günler bekliyor. İlçe kongrelerinde “hayretle” karşılanan bazı alaca renkli kişisel siyasi ittifakların bu süreçte devamı gelmeyebilir.

Seçimlerde, her konuma aday olanların fazlalığı iktidara yürüyen bir parti için çok doğal ve demokratik mücadeledir. İl kongresinde de iktidara yürüyen bir partinin izlerini görmek mümkündü. Salon doluydu ama özellikle Odunpazarı’nda çekişmeli ve renkli (!) geçen delege seçimlerinde muhalif olanlar salonda görünmediler.

TEK ADAY VE BLOK LİSTE…

Kongrenin en çok eleştiri alan yanı, tek adaylı olması ve blok liste uygulanmasıydı. “Tek adaylı ve blok listeli” kongre dayatması aslında yerelden ziyade, birlik beraberlik sağlanması ve gereksiz tartışmaların yaşanmaması için Genel Merkeze kadar uzanıyor. Yaklaşım doğru olabilir ama uygulama birçok ilde doğru neticeler vermedi.

Tek adaylı bazı il kongrelerinde kavga çıkarken Eskişehir’de tartışma olmaması tamamen Talat Yalaz’ın gösterdiği performans ve başarısı ile ilgilidir. Bu koşullarda başka bir adayın kazanma şansının olmayışı Eskişehir’in Karaoğlan’ı Talat Yalaz’a hak ettiği tek adaylığı sağlamıştır.

Blok liste konusunda Talat Yalaz’ın da rahatsız olduğu daha sonra yaptığı “tüzük” açıklamasından anlaşılıyor.

DELEGE SEÇİMLERİ SIKINTILI!..

Kongrenin gizlerinden biri de; parti tabanında, İlçe delege listelerinde ve özellikle İl delegelerinin belirlenmesinde hatta yönetim aday listelerinin çoğunda Talat Yalaz’ın fazla belirleyici olmadığı yönünde bir kanaatin oluşmasıydı. Tek aday olmanın rehaveti ile bu durumu çok önemsemeyen Talat Yalaz, seçim sathı mailine girildiğinde mevcut profilin sancısını çekebilir.

Yeni yönetim listesini inceleyenler Talat Yalaz’ın olası bir milletvekilliği adaylığında yönetimden kimin başkan adayı olabileceğini şimdiden sorguluyorlar. Kurultay Delege listesinde, Belediye Başkanları, Milletvekilleri ve İlçe Başkanları dışında yer alan tek bir isim vardı. ESGROUP Yönetim Kurulu Başkanı Özgür F. Demirdaş yerel siyasete aktif giriş yaptı. Hayırlı olsun.

“YORGUN ESKİŞEHİR SİYASETİ”

Açılış konuşması ile adaylık konuşmasını şaşırmış gibi yaparak birleştirip çok etkili bir sunum yapan Talat Başkan daha ilk dakikada salona hakim oldu. Kendisine, iki yıl önce tesadüfen başkan oldu diyenleri yanılttı.

Sayın Yalaz, AKP’yi adeta Eskişehir’den sildi. İl başkanlarını performanslarına göre atayan AKP’de Talat Başkan yüzünden İl başkanlığı değişikliği yaşanabilir(!).

Sivrihisar İlçe Yönetimi'ne seçilen iki belediye çalışanına oy kullandırılmadı. Kongre olası bir iptalden kurtuldu. En başından bu yanlışa düşülmemeliydi. Habil Dökmeci toplu “balkon” fotoğrafında yer almadı. Küskünlük(!) faturası, Divan Başkanı Talat Yalaz’a kesildi.

UFUKTA İKTİDAR VAR!..

Kongreler bitti ve ufukta CHP iktidarının göründüğü bir süreç başladı.

Parti tabanında sevgi grafiğini yükselten Yalaz’ın, kongre sonrasında köpürtülen eleştirilerin hedefine konulmasına bakıldığında anlaşılan, bundan sonra bastığı yerlerdeki karpuz kabuklarına dikkat etmesi gerekecek. Özellikle, Tepebaşı’nın daha düz ayak olmasına karşın Yukarı Mahalle’nin (!) yokuşlu yolları çok kaygan olabilir.

Yalaz, bu süreçte Pragmatizm ile Makyavelizm arasındaki farka daha dikkat etmelidir. Çünkü, ünlü sözdür; “papaz her zaman pilav yemez!”

Geçen dönem kısmen ihmal ettiği İlçe başkanları ile olan iletişimi daha pozitif yürütmelidir. Özellikle, Odunpazarı’ndaki küskünleri yeniden kazanmalıdır.

Kendi içinde bölünmüş ve kavgalı gençlik kolları sil baştan ele alınmalıdır.

Talat Yalaz artık “yorgun” Eskişehir siyaseti için gerçekten bir şanstır ve hiç kimseye de diyet borcu yoktur. Eskişehir’in Sol Yumruğu” Talat Başkan; çok hızlı yükselen politikacıların en büyük düşmanının “güç zehirlenmesi ve üstenci tavır hastalığı” olduğunu asla unutmamalıdır.

ARSLAN “KRAL ÇIPLAK DEDİ!..

Kongrede en etkili öz eleştiriyi İbrahim Arslan yaptı. Arslan’ın İlk defa tek aday ve blok listeyle gidildiğini” vurguladığı; bir yandan ön seçimi savunurken bir yandan blok listeyle kongreye gidilmesini tutarlı bulmadığını” söylediği konuşması salondan alkış aldı. Suya sabuna dokunmayan konuşmaların daha fazla olduğu ortamda; bir “Cesur Yürek” tavrı ile yapılan bu konuşmayı milletvekili sıralaması yapmaya başlayan “kuşlar(!)” bakalım Özgür Özel’e nasıl uçuracaklar…

Ayşe Ünlüce’nin, “Eğer kongrelerde kırılan, dökülen, birbirine küsen, gücenen varsa, olmadığını düşünüyorum ama bugün Eskişehir’de bembeyaz sayfa açtığımız bir gün olsun” sözleri ile Kazım Kurt’un; “Artık bireysel beklentiler bitti. Kimsenin kişisel kavgası yok. Kavgamız toplumsal bir kavgadır. Kavgamız bu halkın bu emekçilerin refaha ulaşmasının kavgasıdır” vurguları konuşmalarının en dikkat çeken bölümleriydi.

NATO RAPORU VE ÇELİŞKİLER!..

Utku Çakırözer, geçtiğimiz günlerde sunduğu NATO raporu ile komşumuz İran’ı önemli bir tehdit olarak vurgulamış ve NATO’nun varlığı açısından İran’ı, Çin, Rusya ve Kuzey Kore ile birlikte “Kargaşa Ekseni” olarak tanımlamıştı. Raporun içeriği ile tepki toplayan Utku Çakırözer’in bu kez de Beylikova’daki nadir toprak elementlerine ABD’nin göz dikmesine karşı antiemperyalist (!) bir konuşma yapması “bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” özdeyişini anımsattı.

Jale Nur Süllü’nün konuşmasında önceki genel başkanlara teşekkür ederken Kılıçdaroğlu’nun adını da söylemesi ile Kemal Bey’in adı ilk ve son defa kongre salonunda geçmiş oldu. Ancak konuşmaları genelde dinlemeyip salon dışında sohbet eden delegeler arasında (alçak sesle de olsa) konuşulan “Cuma günü görülecek” butlan davası tedirginliği oldukça fazlaydı.

Butlan davasında olası bir “kayyum” atanması durumunda Eskişehir yapılanması(!) için hazırlık yapanların isimlerinin kongre kulislerinde konuşulması oldukça manidardı. Bu yapılanmaya karşı Gaye Usluer, Recep Taşel gibi ağır topların tavırları oldukça merak ediliyor.

MİLLET İRADESİNE SAHİP ÇIKMALIDIR!..

İktidar sahiplerinin “sokakların karışmasına asla izin vermeyeceğiz!..” açıklamaları iktidarın en büyük korkusunun ne olduğunu göstermektedir.

Bu nedenle, tüm demokratların barışçı ortak mücadele eylemleri meşru ve daha zorunlu hale gelmiştir.

Siyasette kısa sürede tüm dengeler değişebilir. Önümüzdeki genel ve yerel seçimlerde CHP iktidara gelebilir, Eskişehir’de 5 milletvekilliği ve “biri hariç” tüm ilçelerdeki belediye başkanlıklarını kazanabilir. Ancak bu süreçte hiç kimse “şahsi ikbali için” bilerek ya da bilmeyerek iktidarın değirmenine su taşıma gafletine düşmemelidir.

Unutmayalım ki; yalnız 102 yıllık Cumhuriyetimiz değil Cumhuriyet Halk Partisi de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün milletimize emanetidir.