Geçen hafta Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nde bir şube müdürünün odasından dizüstü bilgisayar çalındı.
HIRSIZ MATEMATİK ÖĞRETMENİ ÇIKTI
Olayın ardından Bilecik İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri seferber oldu. Güvenlik kameralarını izleyen polisler, olayı gerçekleştiren şahsı yakaladı. Bu olayda ilginç olan, hırsızın Gaziantep nüfusuna kayıtlı N.E. isimli bir matematik öğretmeni olmasıydı. Bilgisayarı çaldığı iddia edilen öğretmeni gözaltına alan ekipler, sorgusunu yapıp serbest bıraktı. Davranışlarıyla öğrencilerine ve topluma örnek olması gereken bir öğretmenin yapmış olduğu bu davranış Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın memleketi olan Bilecik'te tepkiyle karşılandı.
ŞANLIURFA'DA OKUL MÜDÜRÜNÜ DÖVMÜŞ
Bu hırsızlık olayını gerçekleştiren şahsı araştırınca 'bu kadar da olmaz' dedirten bilgilere ulaştım. Bu şahıs 2007 yılı Mayıs ayında Şanlıurfa'da görev yaparken okul müdürünü dövmüş. Bundan dolayı Eskişehir'in en gözde Anadolu Lisesi'ne sürgün olarak tayin edilmiş(!) Bu şahıs yakışıksız davranışları nedeniyle burada barınamamış. 6 ay içerisinde Huzurevi'ne öğretmen olarak gönderilmiş. Daha sonra başka bir Anadolu Lisesi'ne tayin edilmiş. Eğitim-Sen üyesi olan N.E.'nin hakkındaki bir soruşturmadan kurtulmak için 3 Kasım 2010 tarihinde sendika değiştirerek, iktidar yanlısı Eğitim Bir-Sen Eskişehir Şubesi'ne üye olduğu iddia ediliyor. Onun üye formunun altına dönemin Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı İsmail Altınkaynak'ın imzası var.
OKULDA TACİZ İDDİASI
N.E. daha sonra kentin en gözde teknik liselerinden birinde daha çalıştıktan sonra Çifteler Sami Ariel Anadolu Lisesi'ne geçmiş. Burada bir öğretmen ve bir öğrenciye taciz ettiği iddiasıyla hakkında soruşturma açılmış. Olay yargıya intikal etmiş. Bu olayın davaları sürerken, geçtiğimiz yaz aylarında Bilecik'teki bir okula sürgün edilmiş. Burada da rahat durmayan N.E. Bilecik İl Milli Eğitim Müdürlüğü İnsan Kaynakları Hizmetleri Şube Müdürü Ahmet Kara'nın makamından dizüstü bilgisayarını çalmış. Bu eğitimcinin bugüne kadar 10-15 arası ceza almasına rağmen, hala öğretmenlik yaptırılması tirajikomik bir durum.
ONU KİM KORUDU?
Şanlıurfa'dan Eskişehir'e postalanan bu şahıs, kentimizde karıştığı olaylara rağmen, Eskişehir-Bilecik arasında üstelik Anadolu Liselerinde yıllarca nasıl çalıştırıldı? Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Bileciklidir. Aynı zamanda Eskişehir Milletvekilidir. Çok sayıda soruşturma geçirip, cezalar alan bu şahsın Eskişehir'de yıllarca çalışmasından haberi var mı? Yoksa bu şahsı sendikası mı korumuş? Bu şahsın Eskişehir'den daha uzak ile değil de neden Bilecik'e sürgün edildiği hakkında bilgisi var mı?
BAKAN AVCI'NIN HABERİ VAR MI?
Bilecik İl Milli Eğitim Müdürü İsmail Altınkaynak'ın Eskişehir Eğitim Bir-Sen Şube Başkanlığı döneminde kendi elleriyle sendikaya üye yaptığı N.E.'nin dört yıl sonra onun başında bulunduğu İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nde hırsızlık yapması ilginç olduğu kadar son derece üzücü bir durum. Öğretmenliğe yakışmayan davranışlarda bulunduğu için soruşturma geçiren insanları 'üye kapma adına' sendikaya üye yapılırsa, böyle bir durumla karşılaşılır. Yine bir hafta önce de Bakan Nabi Avcı'nın memleketi Bilecik merkezde asırlık bir okulda görev yapan okul müdürü ile aynı okulun müdür yardımcısı arasında yaşanan kavgada her ikisi de hastanelik olmuş. Çocuğuna burs aldırmak için evrakta sahtecilik yaptığı iddia edilen bir öğretmen çok iyi bir göreve atanmış. Bu yaşananlardan Bakan Avcı'nın haberi var mı?
ÇÜRÜKLER AYIKLANMALI
Otomobilimizi bir arkadaşımıza emanet verirken, imtina ederiz. Ancak en değerli varlığımız olan çocuğumuzu öğretmene emanet ederken imtina etmeyiz. Otomobilimiz, çocuğumuzdan daha mı değerli? Öğretmenlerin karıştığı yüz kızartıcı suçlarla ilgili yapılan soruşturmalarda sendika ayrımı yapılıyor mu? Bunun için Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı 'İlimizde ve Bilecik'te geçirdiği soruşturmalardan kurtulmak için iktidar yanlısı sendikaya geçenler var mı?' diye araştırma yapmalıdır. 75 puanın üzerinde puan alanlar ile mülakatla okul müdürü yapılacakların geçmişleri didik didik araştırılmalıdır. Aralarında geçmişte yüz kızartıcı suçlarla ilgili soruşturma geçirenler varsa ortaya çıkarılmalı. Burada çürükler varsa, eğitime ve çocuklarımıza zarar vermemeleri için şimdiden ayıklanmalıdır. Eğitimde bir yerlere gelebilmek için sadece 'iktidar yanlısı sendikaya üye olma' kriteri artık çöpe atılmalıdır. Artık ne diyeyim? Evrakta sahtecilik yaptığı için ceza almış kişiler il ve ilçe milli eğitim müdürü yapılmaya devam edildiği sürece biz N.E. örneğindeki olayları çok yaşarız…
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
KÖY ENSTİTÜSÜ MÜDÜRÜNDEN ÖĞRENCİLERİNE ANLAMLI MEKTUP
Eskişehir Çifteler Köy Enstitüsü Müdürü merhum Rauf İnan 17 Temmuz 1940 tarihinde okula kabul edilecek olan öğrencilere bir mektup yazıyor. İnan'ın okula alınacak öğrenciler için yazdığı mektubu okuyunca, içimden, 'Şu ulviliğe, naifliğe bakın. Bir insan sevgisiyle içten bir mektup böyle nasıl yazılır? Merhum İnan, daha okula başlamadan öğrencisine neyi öğreteceklerini çok samimi bir şekilde açıklıyor' dedim. Başta İnan olmak üzere 'Köye Doğan Güneş' olan Köy Enstitülerinin çok değerli öğretmenlerini saygıyla hürmetle anıyorum. Sizin yetiştirdiğiniz pırıl pırıl ve aydın eğitimciler sayesinde dimdik ayaktayız. Halide Edibe Demirsöz'ün arşivinden alınan bu anlamlı mektubu 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde özellikle genç eğitimcilere örnek olması için köşeme alıyorum. Tüm öğretmenlerimizin günlerini kutluyorum…
'T.C. ESKİŞEHİR-ÇİFTELER KÖY ENSTİTÜSÜ ve EĞİTMEN KURSU MÜDÜRLÜĞÜ
Sayın ……………
Oğlum:
Enstitümüze talebe olarak seçildin. Sana müjdeler ve kutlarım. Enstitümüzde hem okumanı, tahsilini ilerletecek, hem de ileri usullerde Ziraat öğreneceksin. Bağcılıkta, Sebzecilikte, Arıcılıkta, Tavukçulukta, hayvan bakımında, makine ile ekim, biçim ve harman yapmasında, zahire hazırlamada çalışıp iyice yetişeceksin. Ayrıca bir de sanat elde edeceksin. Dokumacılık, dikiş makinesi kullanmayı, halı dokumacılığını, bisiklet ve motosiklet binmeyi, mandolin çalmayı da öğrenebileceksin. Burada çok çalışma ve iyi yetişmen için her şey var. Senden yalnız çalışmanı istiyoruz. Burada bir yıl Cumhuriyet Bayramı'na kadar çalışacak, ikinci sınıfa geçecek, ondan sonra köyüne izinli gideceksin. Bu mektubu sana hazırlanman için yazıyorum. Ne zaman hareket edeceğini sana ayrıca duyuracağız. Sen o zamana kadar hazırlan, haber gelir gelmez hareket et. Beraberinde şunları getirmen lazımdır.
Nüfus Cüzdanı (yani kafakağıdı)
Köy ilkokulundan alacağın diplomayı
Sureti ilişik taahhüt senedini.
Bu taahhüt senedini kazadaki veya vilayetteki notere yaptıracaksın. Bu hususta zorlukla karşılaşırsan maarif memuruna, vilayette olursan maarif müdürüne başvur. O senin işini yaptırır. Seninle kavuşacağımız günleri sevinerek bekliyorum. Gözlerini öper, anana, babana, komşularına selam gönderirim. Onlara söylersin. Mümkünse beraberinde iki çift çorap, iki mendil, üç fotoğraf getir.
Köy Enstitüsü Müdürü M.Rauf İnan
FOTO ŞAKA

Oyuncu Şair Pelin Batu: Artık benimle çektirdiğin bu fotoğraf sonrasında senin Eskişehir'deki tanınırlığın artar.
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'un Şoförü Ali Kalkan: Pelin hanım, Allah sizi inandırsın, CHP'nin düzenlediği etkinliklerde öyle büyük aksiyonlar yapıyorum ki, herkes beni tanıyor. Böyle giderse, bugün Kazım Kurt'un şoförü diyenler, yarın Ali Kalkan'ın başkanı diyecek.