Milletvekillerinin, çeşitli konularda en yetkili merciden bilgi almak adına hazırladıkları 'soru önergeleri' elbette önemli bir işleve sahip…

Yanıtlanması talebiyle,

Bakanlığa, hatta Başbakanlığa yöneltilen sorular, belli bir zaman dilimi içinde bakan tarafından ya da bakan adına imzalanarak muhatabına verilmek zorunda…

Eskişehir milletvekilleri,

Özellikle de, muhalefet olmaları nedeniyle CHP milletvekilleri bu yola çok sık başvuruyorlar…

Örneğin görev yaptığı dönemde;

Murat Sönmez bir çok konuda soru önergesi vermişti…

Keza yine Kazım Kurt…

Bu dönemde de Utku Çakırözer, özellikle son günlerde TBMM kanalıyla hükümete yönelttiği soru önergeleriyle sık sık gündeme geliyor…

Cemal Okan Yüksel'in ise,

7 Haziran-1 Kasım döneminde çok sık soru önergesi verdiğini hatırlıyoruz…

***

Eskişehir'in yaşadığı sıkıntılarla ilgili verilen soru önergeleri kuşkusuz, bu sorunların gündeme gelmeleri ve şehir halkının rahatsızlığını göstermesi açısından önemli…

Ancak,

Bence en az bu kadar, hatta çok daha fazla önemi olan şey,

Bu soru önergelerinin, yalnızca bilgilenme aşamasında kalmayıp, sorunun çözümüne yol açmaları gerekiyor…

Örneğin,

YHT tünelinin üzerine yapılan peyzaj çalışması hakkında Çakırözer bir soru önergesi verdi…

Aldığı yanıtta,

Projenin 2016 yılının Eylül ayında tamamlanacağı bilgisi verildi…

***

Peki bu bilgi,

Projenin neredeyse 1 yıl gecikmeli bitirilmesi sonucunu değiştirmiyor…

Dahası,

Bu 1 yıllık gecikmenin nedeni hakkında yeterli bilgi de yok…

Ve dahi,

Bu soru önergesi,

Bu hilkat garibesi projeyi hiç mi hiç değiştirmeyecek…

Yani,

Sorunun çözümüne yönelik bir sonuç yaratmayacak.

***

Niyetimiz, bu tür soru önergelerinin gereksiz şeyler gibi değerlendirilmesi değil…

Aksine,

Şehir kamuoyunun dikkatini çekmek ve bakanlıklara 'projenin veya sıkıntının takipçisi olunduğunu göstermesi' açısından son derece önemli.

Ancak yalnızca bilgi aşamasında kalmamalı…

Alınan yanıta da bağlı olarak, çözüm odaklı bir noktaya ulaşılmalı…