Öncelikle partisinden ve savunduğu ideolojiden vazgeçen Berke Akyel’i köşe yazılarımıza taşıyarak tanımayan kişilerin tanımasını sağlamak ve kendisini kentin çok önemli bir figürüymüş gibi hissettirmekten üzüntü duyduğumu belirtmeliyim…

Ancak daha önce konuyla ilgili yazımda Akyel’in bir sonraki hamlesi eğer AK Parti’ye geçmek olursa, atmış olduğu bu adımın masum olmayacağını söylemiştim. Günler geçti ve Akyel de AK Parti’ye geçti. Yani tüm savunduklarını bir kenara bıraktı, bambaşka fikirleri savunmak zorunda kalacağı bir partinin mensubu oldu.

Gençtir dedik, CHP’de yaşanan olumsuz durumları kaldıramamış olabilir dedik ancak muhalefet ettiğin partiye geçmek de ne be kardeşim… Akyel, şu an değişen çevresiyle beraber kendisini çok cesur hissediyor olabilir. Ancak ben kendisini cesur bulmuyorum. Bir genç olarak, neden CHP’den istifa ettiğini açık açık anlatsaydı işte o zaman AK Parti’ye geçmesini asla desteklememekle beraber en azından daha cesur bir konumda bulurdum.

Yaptığı açıklama klasik ve beklenendi aslında. Şahlanan Türkiye, umutsuzların umudu Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, savunma sanayideki başarılarımız ve daha niceleri…

Şu hayatta Berke Akyel gibi Polyanna olabilmeyi o kadar isterdim ki… Ya kendisi başka bir Türkiye’de yaşıyor, ya da biz… Hayat kendisine sanıyorum ki parti değiştirmesinin ardından (!) toz pembe gelmeye başladı… Çünkü bahsettiği şeyleri öyle bir olumluyor ki hayran kalmamak elde değil…

Akyel diyor ki; “Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesinin ötesine geçmeye hız almış, sağlık hizmetlerinde devrim yaratmış, siyaseti sivilleştirerek demokratikleştirmiş, dünyada itibarını pekiştirmiş, özgürleşmiş bir Türkiye bugün izlediğim.”

Neredeyse hayati durumlarda bile hastaneden günler sonraya randevu alınan, birçok ilacın bulunmadığı, anti düşünceye sahip olan herkesin hapishaneyi boyladığı, her konuda dışa bağımlı, kendi yaşadığı şehirde bile gençlerin elinden festivallerinin dahi alındığı Türkiye’yi izleyemeyen sevgili Akyel…

Bize de Polyanna’lığından ver…