Geçen hafta CHP’nin yeni parti programının -Türkiye’nin ihtiyacı olan acil yeni yol haritasıdır- demiştik ve emekliler ilgili bölümleri anlatmaya çalışmıştık.
Sosyal Devlet, ana başlığı altında bulunan alt başlıklardan, “Temel Vatandaşlık Geliri” uygulamasının hayata geçirileceğini söylemiştik ve bu sayede yoksulluk sınırı altında gelir olmayacağını programdan aktarmıştık.
Şimdi emekliler için çok daha önemli başka bir konuya bakacağız.
Emekli sendikalarının sendika mücadelesi, sendika kurma hakkına.
Emeklilerin,Anayasa’ya göre sendika kurma hakkı var. Türkiye’nin imzaladığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine göre de var.
Bu nedenle emekliler sendikalarını kuruyor ve örgütleniyor. Ancak hükümet belli bir süre sonra valiliklerin açtığı, kapatma davaları sonucunda sendikalar kapatılıyor.
Neden kapatılıyor?
Emeklilerin mevcut kanunlara göre sendika kurma hakkı olmadığı için kapatılıyormuş.
Çünkü sadece işçiler ve işverenler sendika kurabilirmiş, Anayasa’nın 51. Maddesi ve 6356 sayılı kanunda böyle diyor.
Peki, kanunlar böyle diyor ama Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne göre herkes sendika kurabilir.
Tarafı olduğumuz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 11. Madde ne diyor?
“Herkes barışçıl olarak toplanma ve dernek kurma hakkına sahiptir. Bu hak, çıkarlarını korumak amacıyla başkalarıyla birlikte sendikalar kurma ve sendikalara üye olma hakkını da içerir.”
Birleşmiş Milletler (BM) Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 22. Maddesi ne diyor?
“Herkes başkalarıyla birlikte dernek kurma hak ve özgürlüğüne sahiptir. Bu hak, herkesin çıkarlarını korumak için sendika kurma ve sendikaya üye olma hakkını da içerir. (22/1)”
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 23/4 maddesi ne diyor?
“Herkesin çıkarlarının korunması amacıyla sendikalar kurmaya ve bunlara katılmaya hakkı vardır.”
Uluslararası tarafı olduğumuz sözleşme ve bildirgeler, emeklilere sendika kurma hakkı veriyor.
Peki, hükümet bu hakkı neden vermiyor da sendikaları kapatıyor?
İç hukukumuzda olmadığı için kapatıyorum, diyor.
Peki, Anayasa’nın 90. Maddesi ne diyor?
“Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasa’ya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesi’ne başvurulamaz. (Ek cümle: 7.5.2004-5170/7 md.) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır.”
Hal böyle ise, hükümet neden emekli sendikalarını kapatıyor da, basit bir kanun değişikliği ile emeklilere sendika kurma hakkı ve toplu görüşme hakkı tanınabilecekken,neden bu hakkı tanınmıyor?
Çünkü 17 milyona yaklaşan emeklinin örgütlü olması istenmiyor da ondan.
Türkiye genelinde seçmenin yaklaşık %30’u emekli.
Bu %30 emekli örgütlü olursa; istediğini iktidardan indirir, istediğini iktidar yapar.
Mesele bu kadar basit ve anlaşılır.
Emekliler bunun provasını 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde yaptılar. Genel seçimlerde de yapmaları çok muhtemel.
Konuyu tüm açıklığı ile özet olarakyazmaya çalıştım.
Şimdi esas meseleye gelelim.
CHP’nin Yeni Parti Programı bu konuda ne diyor şimdi ona bakalım.
“Aktif ve Sağlıklı Yaşlanma Politikaları” başlığı altında program şöyle diyor;
“Yaşlıların refah seviyesini artıracak kapsamlı emek ve sosyal güvenlik politikaları hayata geçirilecektir. Yaşlılara ekonomik ve toplumsal koruma sağlanacak, emekli yoksulluğu sonlandırılacaktır.Yaşlılık nedeniyle geçici ya da sürekli olarak geçimini sağlayamayanlar için sosyal politika programları hayata geçirilecektir. Hak temelli örgütlenmeler ve emekli sendikaları desteklenecektir.”…
Geçen hafta belirtmiştim, genelde parti programları soyut kavramlar içersede CHP’nin Yeni Parti Programında çok somut kavramlarda var. Emeklilere sendika kurma hakkının tanınması gibi.
Tabii bu hak, CHP’nin hükümet programında çok daha somut olarak detaylı bir şekildeyer alacak ve seçim bildirgelerinde vaat edilecektir.
-sürecek-