Yeni yıl bahar mevsimi ile başlar,
Yeni yılda,
Doğa canlanır, tarımla hayat yeniden başlar.
Aynı zamanda bir arınma ve hesaplaşmadır.
Yeni yılda,
Düzen yeniden kurulur.
Babil yaratılış destanı olan Enûma Eliş'te göre, balçıktan insanı yaratan, tanrıların en büyüğü Marduk’un yeryüzündeki temsilcisi olan kralın yılın son günü hesap verme günüdür. Hesap vermek zorundadır ki, Tanrı Marduk bile tanrı yetkisini birçok tanrılarla savaşarak ve sınanarak almıştır.
O halde kralda, her yıl sınanmalı ve hesap vermelidir.
Mutlak iktidar bile koşulludur, hesap verme olmazsa, kral kibrinden arınmazsa Tiamat (kaos) geri gelir.
Yine, Babil yaratılış destanına göre, Tiamat tuzlu su tanrıçasıdır ve kadın olarak anılır ve “parıldayan” olarak tanımlanır.
Tiamat, tatlı su tanrıçası Apsû ile kutsal evlilik yaparak, tanrılar arasındaki savaşlara son vererek barışçıl kozmik düzeni kurarlar, hayat bayram olur ve kutlamalar yapılır.
Yeni yıl kutlamalarında,
Kral gelir ve tapınağa girer, tacını çıkarır, başrahip kralı tokatlar(sembolik), kral ağlarsa, “tanrı onu kabul etti” sayılır. Kral tanrıya hediyeler sunar ve yetkisini tekrar alırdı. Bu tören bir nevi hesap verme ve aklanma olarak kabul edilir ve düzen yeniden kurulurdu.
Halk tapınaklara, Tanrılara sunulmak üzere, tahıl, arpa, hurma, bira, hayvan kurbanları hediyeleri getirirdi. Halk tapınaklara değerli eşyalarını da hediye edebilirdi.
İnsanlar arasında hediyeleşme olmazdı.
Arınma ve hesap verme törenlerinden sonra tanrıların yeni yılı yani “yeni düzen”i onaylamasından sonra, Tiamat’ın (kaosun) geri gelmeyeceği inancı ile şenlikler, içkili (bira) eğlenceler, ziyafetler düzenlenirdi…
Sümerliler yeni yılı 21 Mart sonrası her yıl 10-12 gün kutlamışlar. Bu kültür, İran ve Anadolu’da günümüz “Nevruz” geleneğine kadar uzanmış…
Tüm bunları nereden biliyoruz?
Sümerlerden.
Sümerler yazıyı icat edip, hayatlarındaki tüm olup bitenleri kil tabletlere yazarak bizlere ulaştırabilmişler. Tabii şu ana kadar okunabilmiş olanlarından anladığımız kadarıyla. Henüz okunmamış binlerce kil tabletin İstanbul Arkeoloji Müzesinde ve Mezopotamya topraklarının altında olduğunu da hesaba katarak. Kim bilir o tabletlerde başka hangi bilgiler var?
.
Sümerlerin tarihi MÖ 5500 yıllarına kadar gider. MÖ 2000 yıllarına kadar yeni yıl kutlamaları yukarıda anlattığımız şekilde, hesap verme, ruhen arınmayla başlayıp, eğlencelerle devam etmiş, MÖ 2000 yıllarından sonra bazı değişikliklere uğrasa da.

.
Günümüzde hemen hemen tüm dünyada yeni yıl kutlamaları yapılıyor. Sümerlilerin tanrılarına sundukları hediyeleri bu gün insanlar biri birlerine sunuyor. İnsanlar gelecekleri için biri birlerine birçok iyi dileklerde bulunuyorlar ve yeni yıl kutlamalarına eğlenerek giriyorlar.
Çam ağacı geleneği nedir derseniz? Çam ağacı kışın yapraklarını dökmez, ölümün ortasında bile yaşamı temsil eder. Bu yüzden sonsuzluk, yeniden doğuş ve bereketi temsil eder. Cennet ağacı diye adlandırılmış olmasına rağmen, tek bir dine ait değildir. Evrensel olarak insanın kışa karşı umudunun sembolüdür.
Üzerine elma koyulup ışıklandırılmasını ise, elma ile Adem-Havva’ya, ışık ile de Hz. İsa’ya atıfla Hristiyanların ritüeli veya kutlaması olmasına rağmen, diğer inançların insanları bunu dinsel bir kutlamadan ziyade bir gelenek olarak sürdürüyor.
Yeni yılda çam ağacı ve hediyeleşme günümüze kadar gelmiş, gerçek yılbaşı kutlamaları günümüzde21 Mart ta “nevruz”(yeni gün) olarak yaklaşık 7 bin yıldır kuzey yarım kürede, Türkler olmak üzere birçok halk ve topluluklar tarafından kutlanmaya devam ediyor.
Aradan 7 bin yıl geçmesine, birlerce devletler yıkılıp yeniden kurulmasına rağmen, yeni yıl kutlamaları veya nevruz kutlamaları evrenselleşmiş ve halkın kendi değerli olmuştur.
Çünkü halkların “kaos” değil, barış içinde yaşam özlemi binlerce yıldır devam ediyor, edecekte…
.
Yeni yıl tüm insanlığa barış, insanca yaşam koşulları, huzur, mutluluk ve sağlıklı günler getirsin.
MÖ 900-700 Asur dönemi Kutsal Ağaç ve Kozmik Düzen MS 2026 Yeni Yıl Ağacı ve Hediyeler