Üniversiteler yalnızca binalardan, laboratuvarlardan, sınıflardan ibaret değildir; onlar birer fikir, birer vizyon ve birer gelecek inşasıdır.
Bundan birkaç ay önce kaleme aldığım “Bir Hayalin Başlangıcı: Şehirler İnsanları, Üniversiteler Geleceği Şekillendirir” başlıklı yazımda, gençlerin üniversite tercihleriyle aslında nasıl bir kimlik ve yaşam biçimi seçtiklerini anlatmış, Eskişehir’in bir üniversite kenti olmanın çok ötesinde, bir yaşam kültürü sunduğunu vurgulamıştım.
O yazının sonunda, “iyi bir üniversite tercihi sadece eğitiminizi değil, geleceğinizi şekillendirir” demiştim. Bugün o geleceğin, Eskişehir Teknik Üniversitesi ile nasıl parladığını bir kez daha görmekten büyük gurur duyuyorum.
URAP (University Ranking by Academic Performance) 2024–2025 sonuçlarına göre, Eskişehir Teknik Üniversitesi, Türkiye genelinde tıp fakültesi bulunmayan üniversiteler arasında bir kez daha ilk 10’da yer aldı. Dahası, genel sıralamada da dört sıra birden yükselerek, araştırma, yayın performansı ve uluslararası iş birlikleriyle bu yılın en dikkat çekici yükselişlerinden birine imza attı.
Bu başarı, tesadüf değil; yıllardır süren istikrarlı bir akademik çabanın, bilimsel üretkenliğe verilen değerin ve doğru liderliğin bir sonucudur.
Rektörümüz Prof. Dr. Adnan Özcan’ın kararlı vizyonu, sadece üniversitenin kurumsal yapısını güçlendirmekle kalmadı; aynı zamanda bilimsel üretimi, araştırma kültürünü ve öğrenci merkezli eğitimi kurumsal bir refleks haline getirdi. Bugün ulaşılan bu seviye, tam anlamıyla bir liderlik başarısıdır.
Ancak ne yazık ki geçtiğimiz günlerde bazı medya organlarında, URAP sıralamasına dair yanıltıcı ve hatalı bilgiler paylaşıldı. Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin sıralamada “düştüğü” yönündeki bu haberler, gerçeği yansıtmıyor; aksine, üniversitemizin yükselişini gölgelemeye çalışan bir dezenformasyon örneği olarak karşımıza çıkıyor. Buradan vurgulamayı sadece Eskişehir Teknik Üniversitesi’ne değil, bu kente bir vefa borcu olarak görüyorum. Dezenformasyonun gölgesinde bir gerçek var: Eskişehir Teknik Üniversitesi her geçen gün biraz daha yükseliyor…
Bilimin ölçüsü nettir: veriye, emeğe ve liyakate dayanır. URAP sıralamasında dört basamak birden yükselmiş, ülkenin en genç ama en üretken üniversitelerinden biri haline gelmiş bir kurumun bu başarısını görmezden gelmek, sadece gerçeğe değil, bu şehre, büyük bir emeğe de haksızlıktır.
Bugün Eskişehir Teknik Üniversitesi hem ulusal hem uluslararası akademik göstergelerde ivmesini yukarı yönlü sürdürüyor; yayın kalitesi, atıf sayıları, araştırma projeleri ve üniversite-sanayi iş birlikleriyle Türkiye’nin bilimsel omurgasını güçlendiren öncü kurumlardan biri konumunda.
Yıllar önce yazmış olduğum Parlayan Yıldız başlıklı yazımdaki “Parlayan Yıldız” artık gerçek oldu…
Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin ilk kurulduğu yıllarda kaleme aldığım bu yazımda şöyle demiştim:
“Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin Anadolu’nun parlayan yıldızı olacağına yürekten inanıyorum. Çünkü bu üniversite, bilgiyle değil, inançla da kurulmuştur.”
O gün bu bir inançtı, bugün bir gerçek.
Kurulduğu yıldan itibaren her yıl Stanford Üniversitesi’nin yayımladığı “Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları Listesi”nde Eskişehir Teknik Üniversitesi’nden onlarca akademisyenin yer alması, o yıldızın ne kadar güçlü parlayacağının ilk işaretiydi.
Bugün URAP sıralamasında ulaşılan yeni seviye, o ışığın ne kadar büyüdüğünü gösteriyor.
Bu başarıda emeği geçen, sabırla ve azimle çalışan tüm öğretim üyelerimizi, idari personelimizi, araştırmacılarımızı ve öğrencilerimizi yürekten kutluyorum.
Onlar, bilimin rehberliğinde, liyakat ve adalet temelinde inşa edilen bir üniversite kültürüyle Eskişehir Teknik Üniversitesi’ni, sadece ulusal değil uluslararası alanda da “referans üniversite” konumuna taşıdı ve kuruma yeni bir çağ açtı.
Üniversite ilk bölündüğünde mottom “Anadolu’nun parlayan yıldızı olacağız”dı. Şimdi Eskişehir Teknik Üniversitesi, Anadolu’nun parlayan yıldızı üstelik Rektörümüz Prof.Dr.Adnan Özcan’ın liderliğinde yeni mottomuz “Parlamak Yetmez, Uluslararasılaşarak Dünyaya Işık Olmak Gerek”. Gerçekten de Üniversitemiz, son yıllarda uluslararasılaşarak dünyada akademik camiada her geçen gün görünürlüğünü ve saygınlığını artıyor.
Bir üniversitenin başarısı, yalnızca sıralamalarda yer almakla ölçülmez. Bir diğer önemli başarı, o sıralamaların arkasındaki değerlerdedir: etik duruş, üretkenlik, topluma katkı, çevre bilinci ve gençlerin geleceğine dokunan eğitim anlayışı… İşte Eskişehir Teknik Üniversitesi, bu uluslararasılaşma vizyonunda bu değerleri tamamen içselleştiriyor… Ve Eskişehir Teknik Üniversitesi, bu değerlere sımsıkı sarılarak parlıyor.
Bilimsel üretimdeki başarının yanı sıra, sürdürülebilirlik, teknoloji ve toplumsal katkı alanlarında da örnek bir kurum olmayı sürdürüyor. Times Higher Education Etki Sıralamalarında yer alan birçok kategorideki dünya çapındaki başarısı, Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin çevreye ve geleceğe karşı sorumluluğunu somutlaştırıyor.
Bugün geldiğimiz noktada, bu sayede Eskişehir Teknik Üniversitesi artık yalnızca bir üniversite değil, Türkiye’nin bilimsel geleceğini de şekillendiren önemli bir ışık kaynağı.
Bir zamanlar “Parlayan Yıldız” diye yazdım demiştim ya… Şimdi o yıldız artık sadece parlamıyor; ışığıyla yön gösteriyor, ilham veriyor, büyüyor.
Eskişehir Teknik Üniversitesi, doğru liderlik, güçlü kadro ve bilimsel üretim kültürüyle her geçen gün daha da yükseliyor.
URAP sıralamasında elde edilen bu başarı, sadece bir veri değil, bir geleceğin habercisidir.
O gelecek, ülkemizin gökyüzünde artık daha parlak. Işığı tüm dünyayı aydınlatıyor.
Teşekkürler Eskişehir Teknik Üniversitesi…
Teşekkürler Prof. Dr. Adnan Özcan…
Ve teşekkürler, bu ışığı hep birlikte daha parlaklaştıran daha yükseğe taşıyan tüm bilim insanlarına, idari personelimize, öğrencilerimize, tüm paydaşlarımıza ve Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin tüm yöneticilerine…
Çünkü artık bu yıldız başarılarıyla çok daha fazla yere ışık oluyor.
