ÖYLE BİR DERT Kİ

Tuvalettesiniz. Kaç gündür de kabızsınız. Tam da oldu olacak, geldi gelecek derken…

Telefonunuz çalıyor.

'Alo, müsait misiniz, bir konuda…'

TDK açıkladı: Müsait, 'kolayca flört edilebilen…'

'Müsait misiniz de laf mı, hem de nasıl müsaidim!...'

Dışarıdan karınız bağırıyor:

'Kiminle konuşuyorsun sen orada?'

'Reklam reklam.'

'Ben de promosyonum değil mi? Aç şu kapıyı.'

***

Sen aranmadın mı? Arandığından eminim.

Karın, çoluk çocuk yoksa ortalıkta; hoş, tatlı bir sohbetin başlayacağı umuduyla 'hı, mı' diye telefondaki o şuh sesli genç kızın peşinden ölümün peşinden gider gibi gitmiş olma ihtimalin de hayli yüksek.

'Atın ölümü arpadan olsun!'

***

'Birkaç dakikanızı alacağım. Ürünümüz hakkında bilgilendireceğim sizi.'

'Buyursunlar. Buyursunlar.'

'Yaşınız?'

'Aşağı yukarı aynı yaştayız!'

'Tamam, yaş sorun değil zaten, ürünümüz o kadar etkili ki ölüyü diriltir!'

'Ne ala! Ne ala!'

***

'Alo? Alo ben… Kısa bir bilgilendirme… '

'Hay hay!'

'Ürünümüz son derece kalitelidir. Akmaz kokmaz. Çatlamaz patlamaz, ayrıca yırtılmaz da.'

'Risk almış olmayız yani?'

'Aynen öyle… Her rengi mevcuttur. Beyazı, kırmızısı, laciverdi, turkuazı… Fosforlu olanları da var.'

'Fosforlu olanları da mı?'

'Elbette.'

'Oh oh!'

'Oh oh ya!... Ürünlerimiz elastiktir. Her boya uyar. Sizinki ne boy?'

'Şey… Büyük boy büyük boy. Ama orta boy da denebilir. Ayakkabı kırk bir; çorap kırk, kırk bir olur.'

***

Aramızda kalsın ben de arandım:

'Nasılsınız?'

'İyiyim, niçin aramıştınız?'

'Sizi ürünümüz hakkında bilgilendirmek …'

'Şu an müsait değilim.'

'O zaman mesaiden sonra arayayım.'

'Ben geç saatlere kadar çalışırım.'

'Gece aramamı ister misiniz, gece arayayım?'

'Sakın!'

'Niye ki?'

'En iyisi siz şimdi tanıtın ne tanıtacaksanız.'

'….. internetin avantajları saymakla bitmez.'

'O zaman hiç başlamayın saymaya. Ben soruyu alayım.'

'Tamam. Bizim internete geçer misiniz?'

'Cevaplıyorum: Hayır geçmem. İyi günler.'

'Neden ama?'

'Siz böyle arayıp durursanız var olan internetimi de, telefonumu da kapatacağım!'

'Gerçekten kapatacak mısınız?'

'Kapatacağım!'

'İnternetinizi kapatınca, hazır kapatmışken, bizim internete geçer misiniz?'

'Ne!'