Özellikle Fevzi Sürmeli döneminden sonra Anadolu Üniversitesi’nin hızla ivme kaybettiğini söyleriz. Hem bilimsel makale anlamında hem eğitim kalitesi anlamında hem de bütçe anlamında bir zamanlar Türkiye’nin en önde gelen üniversitelerinden olan Anadolu Üniversitesi, bugün gelinen noktada ‘kendi çapına göre’ nal toplar vaziyette. Bunu bizler uzun zamandır söylüyorduk ancak bugüne kadar hiçbir yetkili ağızdan, görünen gerçeği işitmedik. Ta ki Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’e kadar…

Gazeteci Ali Baş, Yusuf Adıgüzel ile detaylı bir görüşme yaparak Anadolu gazetesindeki köşesinde aktarmış.

Baş, görüşmenin bir bölümünde şunu sormuş: Anadolu Üniversitesi’nin son yıllarda kan kaybettiğini ve birçok değerlendirmede geriye düştüğünü hatırlıyorum. Yeniden çıkışa geçebilecek mi?

Yusuf Adıgüzel

Adıgüzel, bu soru karşısında önce şunu ifade ediyor:Maalesef!”

Ardından şöyle devam ediyor, Rektör Adıgüzel: “Üniversitemizde artık temel bilimler kalmadı. Eğer üç üniversiteyi; ESOGÜ, ESTÜ ve Anadolu Üniversitesi’ni birlikte düşünürseniz ilk 5’te yer alırız. Değerlendirmeler yapılırken tıp fakültesi olan ve olmayan üniversiteler olarak yapılıyor. Tıp fakültesi ESOGÜ’de, mühendislik fakülteleri ESTÜ’de. Biz, sosyal bilimlerden uluslararası makale çıkarmaya çalışıyoruz.”

Yusuf Adıgüzel’in, rektörü olduğu Anadolu Üniversitesi ile ilgili bu cesur çıkışı, fazlasıyla doğru. Altına imzamı atıyorum. Anadolu Üniversitesi yıllar içerisinde ‘belli amaçlar doğrultusunda’ bölündü, parçalandı ve kuşa çevrildi. Sonunda Adıgüzel’in dediği gibi temel bilimleri kalmayan, sosyal bilimlerden uluslararası makale çıkarmayan çalışan bir üniversite haline geldi. Hatta benim bir tabirim vardır: Geniş kampüsü olan, imkanları büyük bir sosyal bilimler lisesi haline geldi, Anadolu Üniversitesi!

Yılmaz Büyükerşen

Prof. Dr. Adıgüzel, bu çıkışıyla, iki meslektaşını da hatırlattı bize.

Bir tanesi Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen. Büyükerşen’in ESOGÜ’nün kuruluşunda ve Tıp Fakültesi’nin ESOGÜ’de kalmasında başrol oynadığı söylenir. Nedeninin ise rektörlük seçimleri olduğu iddia edilir.

Bir diğeri ise Prof. Dr. Nabi Avcı. Eskişehir’e yeni bir teknik üniversite kuracağız deyip, kuramayınca Anadolu Üniversitesi’ni ayırma yoluna giderek ESTÜ’nün açılmasını sağlayan siyaset adamı. Burada bir hatırlatma yapmakta fayda görüyorum. Anadolu Üniversitesi bölünerek 2 Eylül Kampüsü teknik üniversiteye dönüştürülsün mü dönüştürülmesin mi tartışması yaşanırken, Büyükerşen, Nabi Avcı’ya tam destek vererek Anadolu Üniversitesi’nin bölünmesini savunmuştu.

Buradan anlaşılıyor ki Anadolu Üniversitesi, kişisel kaygılara ve siyasete kurban edilmiş!

Yetmemiş, son dönemde, üniversitenin öğrenciden kazandığı ve dolayısıyla öğrenci için harcaması gereken paraya merkezi hükümet bir güzel çökmüş.

Nabi Avcı

Rektör Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’i bu cesur açıklamasından dolayı samimiyetle kutlamak istiyorum. Yetkili bir ağızdan -hele ki bu ağız Anadolu Üniversitesi’nin tepesindeki isimse- bu gerçeği duymak, yanlış giden bazı şeyleri düzeltme noktasında umut veriyor.

Örneğin, Adıgüzel döneminde;

  • Kapanan Sinema Anadolu yeniden açıldı.
  • Eskişehir Uluslararası Film Festivali başlatıldı.
  • Dış Danışma Kurulu toplantılarına devam edilmesi kararlaştırıldı.
  • Depreme dayanıksız âtıl binaların yıkımı kararlaştırılarak yeni yatırımlar yapılması planlandı; kütüphane ve kültür merkezi gibi.
  • Açıköğretim Fakültesi bünyesinde çağa uygun yeni programlar açılması kararlaştırıldı.
  • Boş oturan bazı Açıköğretim Fakültesi akademisyenlerinin uzmanlık alanlarında derslere girmesi sağlandı.
  • Açıköğretim Fakültesi’nin tek merkezde yönetilmesi planlanarak tasarruf dönemi başlatıldı.

Yazımı sonlandırırken, “üniversite yeniden çıkışa geçebilecek mi” sorusu karşısında Rektör Adıgüzel’in “maalesef” yanıtını hatırlatmak istiyorum.

Ben bu ‘maalesef’ yanıtını, Anadolu Üniversitesi’nden mezun olmuş biri olarak kabul etmiyorum, kabul etmek istemiyorum.

İnanıyorum ki bir gün her şey düzelecek, Anadolu Üniversitesi ve Türkiye’de gayya kuyusuna itilmiş tüm üniversiteler hak ettiği noktaya erişecek.