Unlu mamuller; içeriğinde karbonhidratlar, çözünmez diyet lifi, proteinler, yağlar, mineral ve vitaminler barındıran, her yaşta insanın sevdiği, küçük içeriklerle, pişirme teknikleri, lezzetleri birbirinden farklı olabilen ve beslenmemizde büyük payı olan gıdalardır.
Simit, unlu mamuller içerisinde ülkemize özgü bir ürün olarak yer edinmiş geleneksel bir gıdadır. Türk sokak yiyecekleri ve hızlı beslenme gıdaları arasında yer alan, her yaş grubundaki insanın beslenmesinde, doyuruculuğu ve kolay ulaşılabilir olması nedeniyle önemli bir yere sahip olan simit, içerik ve üretim yöntemleri açısından çeşitlilik göstermektedir. Yapıldığı illere göre de adlandırılan bu gözde gıdanın Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir, İzmit, Kastamonu, Manisa Taban, Nevşehir, Rize, Safranbolu, Samsun, Eskişehir, Elazığ, Muğla simidi gibi değişik türleri ve kimi susamlı, kimi susamsız, kimi tuzlu, kimi pekmezli olan pek çok çeşidi vardır.
Simit temel olarak un, maya, tuz, su, pekmez, susam ile yapılmaktadır. Pastane simidi adı verilen çeşitte ise un, süt, su, yağ, maya, tuz, susam kullanılabilmektedir. Klasik sokak simidine yağ konmaz çünkü geleneksel lezzeti böyle oluşur. Pastane simidi hafif yağlıdır ve bu nedenle daha uzun süre bayatlamadan kalır. Pastane simidinin içine konulan süt yumuşaklığını artırmaktadır. Simit hamurunda ana malzeme un olup, hamurun kıvamını vermek için su, lezzet ve diğer maddelerin aromasını çıkarmak için tuz, hamurun kabarması ve içinin yumuşak, dışının gevrek olması için maya kullanılmaktadır. Simitte un ve maya lezzeti, pişirme yöntemi ise gevrekliğini etkilemektedir. Simit denince bol susam akla gelir. Simit hamuru ele yapışmayan bir yumuşakta olmalı, iyi yoğrulmalı ve havalandırılmalıdır. Hamurdan yapılan halkalar pekmezli suya batırılıp kahverengi ve tatlımsı olması sağlanır. Bol susama bulanıp yüksek ısıda pişirilirse dışı çıtır, içi yumuşak simitler elde edilebilir. Simidin tat ve kokusuna ana hammaddesi olan unun kalitesi etki yapar. Simitler genellikle beyaz undan yapıldığı için karbonhidrat içeriği yüksektir.
Simitte olan karbonhidratlar vücuda, beyine, kaslara enerji sağlar, ancak aşırı tüketimi kan şekerinin yükselmesine neden olduğu için tam buğday, yulaf ve çavdar gibi tahılların unlarından üçte biri geçmeyecek kadar bir oranda beyaz una karıştırılarak ve ekşi maya kullanılarak yapılırsa, sadece beyaz undan yapılan simide göre vücuda daha fazla fayda sağlayacaktır. Tam buğday ununda olan kepek, diyet lifi, B grubu vitaminler (B1, B2, B3) ruşeym (embriyo) kısmı ise (B1, B6, folik asit), omega3-9 ve amino asitleri içermektedir. Tam buğday unu dirençli nişasta ve folik asit) bakımından zengin olup, oligosakkaritler ile prebiyotik, lif ve kompleks karbonhidratlar ile şeker artışını engelleyici, tokoferoller, karotenoidler ile antioksidan, diyet lifi trifruktozanlar ile kolestrol önleyici etki yapar. Tam buğday unu kullanılarak yapılan simit, sindirimi yavaşlatarak enerji kullanımını uzun süreli kılar, kan şekerini dengeler, vücuda gerekli olan vitamin ve mineralleri sağlamaya ve daha fazla protein alımına yardımcı olur. Sadece tam buğday unu ile yapılan simit az kabarıp ve esmer renkte olacağı için beyaz unla karıştırılarak yapılması önerilmektedir.
Simit yapımında ekşi maya kullanılırsa gıda kalitesi ve fonksiyonel özellikleri iyileşmektedir. Ekşi mayada olan bakterilerin ürettiği maddeler, simide aroma ve tat vermekte, raf ömrü uzamakta, ürün hacim kazanmakta ve aynı zamanda buğday unundan gelen fitik asidi parçalayarak çinko, demir gibi minerallerin alımını artırmakta, B grubu vitaminleri sentezlemekte yani simidin besleyiciliğine katkı sağlamaktadırlar. Ekşi maya ile yapılan simitlerin glisemik indeksi düşük olduğu için, kan şekerini yavaş yükseltmektedir. Karbonhidratların sindirilebilmesini artırmakta ve esansiyel amino asitler gibi sağlığı destekleyici bileşenlerin vücudumuza olan yarayışının artmasına da katkıda bulunmaktadır. Dirençli nişasta ile bağırsak sağlığı, kan şekeri dengesi, lipit (yağ) metabolizması, kilo kontrolü üzerinde olumlu etkiler göstermektedir. Simidi simit yapan susamdır. Doyurucu ve enerji kaynağı olan simide eklenen susam ile protein değeri içeriği, yağ oranı, kalsiyum, magnezyum, potasyum ve B, E, A vitaminleri içeriği yükselmektedir.
Susam az olsa bile romatizma ağrılarında rahatlama sağlamakta, saç sağlığı, damar ve solunum sağlığının koruması, migren ataklarının azalması, uyku bozukluklarının giderilmesi, göz sağlığı, beyin ve zeka gelişimi, kansızlığın giderilmesi, bağışıklığın yükseltilmesi, mide sağlığının korunması gibi pek çok faydayı getirmektedir. İç kısmı yoğun, kolay çiğnenebilir, kabuğu parlak altın rengi olan simit, kahvaltıda veya atıştırmalık olarak ya da karpuz, peynir, çay, ayran ile birlikte bir öğün olarak tüketilebilen gıdalardandır.
Bir simit 3 dilim ekmeğe eşit miktarda kalori vermektedir. Simit diyet yapılırken de tüketilebilecek bir gıdadır. Simit tam buğday unlu olup, protein kaynağı olan yumurta, peynir, ayran vb. ve vitamin ve mineral içeriği yüksek domates, biber, salatalık veya yeşillikler ile birlikte tüketilirse, tek başına bir öğünü oluşturabilmektedir. Simit, ev şartlarında da kolayca yapılabilen ve yapımı çok zaman almayan fakat lezzeti uzun süre damakta hissedilen özel bir gıdadır.