İçinde bulunduğumuz ekonomik ve siyasal sistem, toplumsal sınıflar arasındaki bölüşümden kaynaklı sorunları gittikçe arttırıyor. Üretim araçları mülkiyetine sahip olan sınıf ile emek gücünü satarak geçimini sağlamak zorunda olan sınıf arasındaki eşitsizlikler her geçen gün daha fazla hissediliyor.

Tam da bu noktada işçi sınıfının yaşama ve çalışma koşullarını korumak ve daha adil şartları tesis etmek amacıyla ortaya çıkan sosyal politika bilim dalı önem kazanıyor. 18’inci yüzyıldan itibaren büyük bir ivmeyle sanayileşen ülkelerde, işçilerin ağır çalışma koşullarına maruz kalması karşısında sendikal örgütlenmelerin başlaması ve devletin işçileri korumaya yönelik düzenlemeleri hayata geçirmesi, sosyal politika bilim dalının gelişmesini sağlayan ana etmendir.

Söz konusu dönemden itibaren “çalışanların korunması suretiyle sosyal barışın sağlanması ve devlet düzeninin korunması amacıyla devletler tarafından benimsenen ilkeleri, bu çerçevede yürürlüğe konulan hukuki ve kurumsal düzenlemeleri, sürdürülen uygulamaları konu alan bir bilim dalı” olarak sosyal politika öne çıkmaya başlamıştır (Prof. Ömer Zühtü Altan, Sosyal Politikaya Giriş, 2021, s. 21).

Eski Çalışma Bakanlarımızdan ve Siyasal Bilgiler Fakültesi Sosyal Politika Kürsüsü’nün kurucusu Prof. Dr. Cahit Talas, sosyal politikayı şu şekilde tanımlıyor:

Amacı toplumsal adalet olan, ekonomi biliminin doğal yasalarını düzeltici ve anamalcı toplum düzeni içinde sınıf savaşımlarının nedenlerini gidermeye dönük önlemler ve siyasalar öngören bir denge, uyum ve barış bilimi…

Sosyal politika, Prof. Talas gibi birçok düşünür ve yazar tarafından farklı şekillerde tanımlanıyor. Ancak zamanla, merkezinde ücretli/bağımlı istihdamın yer aldığı koruyucu siyasalar, dar anlamda sosyal politika önlemleri olarak tanımlanmaya başladı. Günümüzde, ücretli istihdamın dışında kalan grupları ve dezavantajlı kesimleri içeren koruma önlemleri geniş anlamda sosyal politika kavramı altında ele alınıyor. Sosyal politikanın hem kişiler açısından kapsamının hem de konularının sürekli olarak çeşitlenmesi, geniş anlamda sosyal politika tanımlaması yapma gereğini ortaya çıkarıyor.

Anadolu Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü’nden emekli öğretim üyesi hocamız Prof. Dr. Ömer Zühtü Altan’a göre:

Sosyal politika; bakım, gözetim, korunma gereksinimi duyan kesimlere yönelik devlet, uluslararası bağlamda ise bu alanda görevli uluslararası örgütleri, bu örgütler tarafından alınan kararları ve sürdürülen uygulamaları konu alan bir sosyal bilim dalıdır.

Prof. Altan’ın 2021 yılında yayımlanan Sosyal Politikaya Giriş kitabında yer alan bu tanım, günümüzde sosyal politikanın ne olduğunu, bu bilim dalının amaçlarının ve araçlarının neler olduğunu anlamak açısından büyük önem taşıyor. Salgın, afet ve ekonomik bunalım dönemlerinde bağımlı çalışanlar başta olmak üzere toplumun geniş kesiminin ihtiyacına cevap veren bilim dallarının başında sosyal politika geliyor. Bu noktada ise sosyal politikanın değerinin anlaşılması ve bu alandaki çalışmaların teşvik edilmesi gerekiyor.

2023 yılında Anadolu Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Yener Şişman ve bir grup arkadaşla birlikte kurduğumuz Sosyal Politika Araştırmaları Derneği, tam olarak bu noktada toplumsal katkı kaygısını taşıyor. Gelecek kuşaklara sosyal politika bilgisinin ve kültürünün aktarılması, derneğin temel amaçları arasında yer alıyor. Bu noktada ise geçmişten günümüze bu alanda bilgi üreten ve bugünün sosyal politikerlerini yetiştiren hocalarımıza ve üstatlarımıza eşsiz katkıları nedeniyle teşekkür etmek gerekiyor.

Sosyal Politika Araştırmaları Derneği, söz konusu teşekkürü naçizane boyutuyla da olsa sunmak üzere, geçtiğimiz hafta bir etkinlik düzenledi. Etkinlik, Ordu Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleşen 23. Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Kongresi’nde yapıldı. Sosyal politika alanında birbirinden değerli sunumların yapıldığı kongrede, Sosyal Politika Araştırmaları Derneği-Ordu Üniversitesi iş birliğiyle bir ödül töreni de yer aldı. Törende Prof. Dr. Ömer Zühtü Altan’a ve Prof. Dr. Toker Dereli (İstanbul Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi)’ye Yaşam Boyu Katkı Ödülü sunuldu. Duygu dolu anların yaşandığı ödül töreninde, sosyal politikaya bir ömür adayan Prof. Altan genç nesiller için büyük bir rol model olduğunu bir kez daha gösterdi.

Sosyal politikaların hayatımızdaki önemini her geçen gün daha fazla hissettiğimiz bu günlerde, alana ve bizlere kattığı değer için değerli hocalarımıza saygılar sunuyorum.